Yıl 1899...Manastır yakınlarında bir Osmanlı
köyü...Türk, Arnavut,Makedon bir çok farklı etnik
grup bu köyde bir arada yaşamaktadır; fakat bir süredir
Balkanlar kaynamaktadır..Balkan harbinin ayak sesleri duyulmaya
başlamıştır ve 500 yıldır bir arada kardeşçe yaşayan köy
halkı arasında belli gerilimler doğmaya başlamıştır.Kahramanımız Ramiz,
karısı ve üç kızıyla birlikte bu köyde
sütçülük yaparak geçimini
sağlamaktadır.Oldukça fakir bir adam olan Sütçü
Ramiz,bütün bu siyasi kargaşa arasında ailesinin
geçimini sağlamakta oldukça zorlanmaktadır.Tam manası ile
bir halk tipi olan Ramiz biraz Nasreddin hoca biraz Bekri Mustafa biraz
Karagöz karışımı bir tiptir. Kızlarına da çok
düşkün bir baba, yüreğinde hiç
kötülük olmayan bir adamdır. Ama gelenek ve
göreneklere sıkı sıkıya bağlı biridir.Karısı Fatma ise aslında hem
bu gürültücü adamı hem de evi çekip
çeviren asıl kişidir. Kızları evlilik çağına
gelmişlerdir.Fatma bir süredir kızlarını iyi ve zengin kocalarla
evlendirmek kaygısına düşmüştür.
“ELVEDA RUMELİ” Ramiz ve ailesinin ekseninde gelişen
olayları anlatırken, fonda Balkanlardan çekilmekte olan cihan
imparatorluğunun o yıllarına da ayna tutacak..Sonunda Balkanlardaki
varlığı sona eren Osmanlı imparatorluğu Rumeli topraklarından
çekilirken, Ramiz ve ailesi de İmparatorluk gibi yaşadığı
toprakları terk ederek, zorunlu bir göçe maruz kalacak..
“ELVEDA RUMELİ”de 500 yıllık hakimiyetten sonra,
Rumeli’ye Elveda diyen bir halkın hikayesini kimi zaman
kahkahalarla kimi zaman gözyaşlarıyla izleyeceksiniz..